Belçikalı sanatçı Johan Tahon Çinili Köşk’te açtığı ‘Arche’ adını taşıyan sergisini İstanbul Arkeoloji Müzesi ve Özil Koleksiyon ortaklığında sundu. Sanatçı son yıllarda çalışmalarını sürdürdüğü İznik’te, tanıma fırsatı bulduğu Kuvars seramik yöntemi ile yaptığı çalışmalarıyla bu kez karşımızda idi.
Hülya Küpçüoğlu / Dekorasyon Dünyası Dergisi Aralık-Ocak sayısı
Son çalışmalarınızda İznik seramikleri etkisiyle gerçekleştirdiğiniz heykeller var. İznik’te araştırmalar yaptığınızı da biliyoruz. İznik’le yolunuz nasıl kesişti?
İstanbul galericim Dağhan Özil, İznik’te çalışma şansını bana yarattı. 2007 yılından beri senede 2,3 kere gidip çalışıyorum. İlk önce eski İznik yöntemiyle seramik yapmayı, süslemeyi öğrendim. Daha sonra İznik seramiklerinin tarihini araştırmaya ve bu eski yöntemle- Rölyef Kırmızı ve şahane mavi ile- yeni şeyler yapmaya başladım. Son zamanlarda kendi seramiklerimde de aynı kuvars seramik atmosferi olmaya başladı. Bazen benim alçı heykellerimle bunları birleştiriyorum.
Şu anda izlenmekte olan serginizi de Çinli köşk’te yapıyorsunuz. İzleyici nasıl bir birliktelik görecek?
Eski eserler ve yeni eserler arasındaki bağı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Psikolojide "özbenlik" kavramı ile yakın temas içinde olan ARCHE bizim içimizdeki en derin temel noktadır. Varoluşun en güzel ve eksiksiz formudur. İnsanlar hayatları boyunca bunun arayışındadırlar ama büyük çoğunluk yanlış yerlere bakar, yanlış yerde arar. Ruhun dili en yoğun dildir. İşte Arche, bize bunu hatırlatır. Heykellerimin bu noktaya dikkat çekmesini istiyorum, hepimizin ihtiyacı olan geçmişten gelen en temel ihtiyacımızla bizi karşı karşıya bırakması/ yüzleştirmesi... Seramik heykellerim içimizde yaşayanın ne olduğunu göstermeyi, ifade etmeyi ve içselliği izleyici ile paylaşmayı deniyor. Umarım ziyaretçiler bunu görebilirler, anlayabilirler, farkına varabilirler.
Cevap bulmayı çok istiyorum ama hiç cevap verilememiş bir soru, bu yüzden hayallerime devam edeceğim. Beni yaşatan –tam ifade edemesem de- Otantik şiir güzelliği ve insan sevgisi. Sadece bunlar var elimde… Sonsuz evrende sevgi dolu insan olmak ve bunu ifade etmek, bu olgunun tanrı olduğunu düşünüyorum. Ya da sanırım tanrıyı anlamak demek de bu olmalı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder