13 Temmuz 2010 Salı

“MÜZAYEDECİLER RESİM FİYATLARINI YÜKSELTİYOR”.

Özbilenler Müzayede 2008 yılında Mehmet Özbilenler tarafından kuruldu. 2 yılda düzenlediği müzayedeler ile sanat piyasasına hızlı bir giriş yaptı. En son Mayıs 2010 içinde düzenledikleri müzayedede Botero’nun 2006 tarihli ‘Dans” adlı yapıtını satışa sunmaları ile gündeme geldiler. Son aylarda Nişantaşı’nda açmış oldukları Modernist adlı galeri ile de önümüzdeki sezon açacakları sergilerin sinyallerini veriyorlar. Mehmet Özbilenler’le Botero’nun eserinin satılışı ve genel olarak müzayedecilik ile ilgili konuştuk.

Hülya Küpçüoğlu

Müzayedeye girecek olan resimleri nasıl seçiyorsunuz?

Biz belli aralıklarda müzayede yapıyoruz. Bu aralığın sebebi iyi olan eserleri seçmek ve sunmak. Piyasanın şartlarında, aranılan usta isimlere çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz. Biz, 3 ayrı bölümde çalışıyoruz. Çağdaş, klasik ve modern sanat. Çağdaş sanat bölümümüzü genelde genç sanatçılara ayırıyoruz. Bu bölümde gençlerin ustaları diyebileceğimiz sanatçıları ve modern sanat bölümü için de ustaların daha ustaları olan sanatçıların eserlerini müzayedeye seçtiğimizi söyleyebiliriz.

Düzenlediğiniz son müzayede de özellikle Botero’nun eseri ön plana çıktı. Basından da izlediğim kadarıyla 1 milyon gibi bir rakama satışa sunulduğu telaffuz ediliyordu. Bu fiyata satıldı mı?

Biz müzayedeye çıkardığımız bu eser için herhangi bir fiyat aralığı belirlemedik. Hatta müzayede kataloğumuzda estimate bölümünde “teklif” yazıyordu. Resme ilgi gerçekten çok yoğundu ama 1 milyonu bulmadı. Biz burada müzayedeci olarak kendimizi şanslı görüyoruz bunun nedeni, günümüzde ilginç resim tekniğiyle tüm dikkatleri üstüne çekmeyi başarmış uluslararası usta bir sanatçı olan Botero’nun eserini, Pera Müzesi’nin Botero sergisi sırasında müzayedeye çıkarmak.

Kaça satıldı peki?

550-600 bin TL aralığında satıldı.

Peki Botero eserinin müzayede katılması nasıl gelişmişti?

Resim bir aileye aitti. Uzun çabalarımız sonucunda bu özel eseri müzayedemize çıkarmayı başardık. Gerçekten zorlandık ama buradaki en büyük şansımız Pera Müzesi’nde Botero sergisinin yapılması oldu. Biz de Özbilenler Müzayede olarak gerçekten bu konuda şansımızı iyi kullandığımızı düşünüyorum.

Bazı galeriler artık resimlerin daha çok müzayedeler üzerinden satıldığını söylüyor. Sizce?

Ben buna kesinlikle katılmıyorum. Dışarıda insanlar iç dinamikleri bilmiyor ve herkes farklı yorumlarda bulunuyor..Ressamların bizzat kendinden de eser alınabilir.

Genel olarak müzayedecilerin müzayedelerinde ressamların resim satışı fiyatlarını düşürdüğü de söyleniyor…

Bunu genelde galericiler yada ressamlar söylüyor. Dünyada olan şey şudur ki bizde de aynısı yapılıyor; Müzayedeye çıkacak olan eserin fiyatını, resmin normal satış ederinin %10-15 aşağısında tutuyoruz. Tutuyoruz demekle, biz sadece fikrimizi söylüyoruz. %15 aşağısında olması demek talebin biraz daha fazla olması demek. Normalde zaten bir eserin %15 aşağısından başlattığınızda zaten birkaç bayrak kalkıyor ve normal değerine geliyor. Dolayısıyla müzayedeciler fiyatları düşürmüyor bilakis yükseltiyor. Neden? Müzayede yaptığınız zaman doğal olarak bir çalışma içerisine giriyorsunuz. Katalog basıyorsunuz. Bu kataloğu koleksiyonerlere gönderiyorsunuz. Müzayedenin yapılacağı gün yüzlerce insan geliyor. Onun için sanatçının piyasasını düşürmüyoruz yükseltiyoruz.

Türkiye’deki müzayedeleri Avrupa ile karşılaştırırsak?

Avrupa’da hemen her gün 15-20 tane müzayede yapılıyor ama burada toplam bir sezon içinde tüm müzayedecilerin yaptığı müzayede sayısı 15-20. Bizim alıcı kitlemiz bellidir. Yeni yeni gençlerin bu işe merakının başladığını görüyorum. Bu şekilde devam ederse gelecekte bu durumun piyasaya olumlu yansıyacağını düşünüyorum.

(13 Temmuz'da Haber Turk Gazetesi'nde yayınlanmıştır)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder